27 Haziran 2013 Perşembe

First Kızı


Tamam evde annemle babama her ne kadar artık çalışmayacağım desem de amele ruhuma söz geçiremiyorum. Nerede bir iş ben oradayım. Çalışkan ruhum var desem bu çalışkan ruhum, söz konusu okul,sınav olunca neden ortalarda yok? Demek ki çalışkan ruhum yok. O zaman nedir bu tüm işlerin peşinde tazı köpeği halim? Ve cevap parayı seviyor oluşum. Şöyle bir düşünün kim sevmez ki? Paranın bende olmasını seviyorum ama diğerlerinde değil,haha.  

Geçenlerde yine evde boş boş oturuyorum arkadaşım aradı. İş var dedi. Bende durur muyum hemen patlattım. "Mal hazır mı?" Bilen bilir bu diyaloğu. Hani dizilerde,filmlerde falan uyuşturucu satıcılarının konuşmalarında falan geçer.

Sonuç; First kızı oldum. Hani şu sakız markası yok mu? Onun yeni ürününün tanıtımını yaptım. "First kızı oldum." deyince daha bir havalı oluyor. İşte sabahın köründe kalkıp üç vesait yaparak tanıtım yapacağım markete geldim. Üzerimi falan değiştirdim. Mor mor bir elbise,ayakkabılar 39 numara ve ben 36 giyiyorum sürükledim bütün gün ayakkabıyı. Beleş mal olmasa kimse dönüp bana bakmazdı diye düşünüyorum. 
İşte "First Kızı" 

Anlatabildim mi? Hıh? 

Sakızda işte bu. Tadı güzel ama adı çok uzun öyle sakız ismi mi olurmuş  be.



Neyse başladım. Reyondaki yerimi aldım bekliyorum, önümden geçen yandı. Çünkü önümden geçene sakızı tanıtıp denetiyorum. Bir ara bulunduğum reyonun önünden kimse geçmiyordu. Elimde sakız ve broşürler ile marketin içinde ava çıktım. İnsan avı. Market girişine pusu kurdum. İçeri girip herhangi bir reyona dalan insanı takip ediyordum. Böyle bekliyordum aynen ve BAM!

Benim karşı konulmaz şirinliğim(!) ve mor elbiseme hayır diyemiyorlardı tabiki! Genç,çocuklu ve çiftler asıl hedefimdi. Yaşlılar sakız almıyorlardı. Yani sorduğum 10 kişiden 8'i dişinin olmadığını söyleyerek geri çeviriyorlardı, geriye kalan 2'si torunlarına falan alıyorlardı. İnanıyor muyum? Hayır. O sakızı eve gidip yalayacaklarını düşünüyorum. Biliyorum bence de ben manyağım.



Ve geldik çalışma hayatımın en güzel anına. Ben kendimi bildim bileli İzmir'de yaşıyorum ama hiç uçak gösterilerini görmemiştim. Pek gurur duyulacak bir şey değil biliyorum. Gururda duymuyorum zaten. Her neyse orada tanıştığım Erhan diye biri uçak gösterileri için depo kısımının arkasını açıp oturmuş bekliyordu. Ben ve persilci abla toplaşıp biz de uçakları beklemeye başladık. Çok güzeldi. İlk defa görüyordum böyle canlı canlı. Acayip bir şeydi. Hepinizin görmesini isterdim. 

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder